Kadir Namlı Ne kadar kendimizi korursak koruyalım, eğer egzersiz yapıyorsanız, sakatlık bir noktadan sonra kaçınılmaz demektir. Buradaki en önemli unsur, bilinçli hareketlerin toplamıdır. Uyku düzenindeki bozukluklar, kötü beslenme, yetersiz su tüketimi, günlük hayatın ve koşuşturmacaların getirdiği stres ve daha birçok çevresel faktörün de etkisiyle ne kadar bilinçli davranmaya gayret göstersek de, farkında olmadan eklemler arası tendon yapısında oluşan gerilim antrenman anında sakatlığa yol açabilir.
Sakatlığın teşhisinin, konusunda uzman doktor tarafından yapılması önem taşımakla birlikte, sakatlığın yoğunluğuna ve seviyesine göre ilaç ve fizik tedavi gibi unsurla asla ihmal edilmemelidir. Tabi ki, bu süreç sonunda uygulanacak egzersizler de dikkat edilmesi gereken önemli noktalardandır.
Günümüz sakatlıklarının genel özellikleri; sakatlanan kas veya eklem yapının çevresindeki komşu kas ve eklem yapılarının olması gerektiği güç ve esneklikte olmaması, tersi yöndeki kas gruplarının gerekli esneklikte olmayışı ve hareket anında stablizatör, yani destekleyici anlamda görevlerini yerine getirmemeleri veya devamlı aynı hareketi yapmanın, görevli eklemde oluşturduğu dejenerasyon gibi etkileri görmekteyiz.
Kaslarımızı, bir hareketi uygularken orkestra gibi çalışır. Ana görevli kaslara yardımcı olan birçok kas grubu devreye girer. Sorunlar esnek olmayış, mobilizasyon-stabilizasyon uyumunun gerçekleşmemesinden, hareket anında yüzeysel kasları destekleyen derin core kaslarının uyarılmamasından kaynaklandığına göre yapılması gerekenler bellidir. Mutlak egzersiz sonrası, statik strech uygulamaları, kassal uyum için hareket anında tersi yöndeki kaslara odaklanmalı ve kontrollü denge çalışmaları ile derin core kaslarına ulaşmaya çalışılmalı. Böylelikle, sinir sistemimiz masimal devrede olacak ve kaslardaki kasılma çok daha güçlü ve etkili olacaktır.
Anlattıklarımızı baz alarak; yoga ile esnek bir vücut yapısı kazanabilir, pilates ile derin core kaslarına ulaşabilir, bosu ve stability ball ya da kendi vücut ağırlığınız ile unilateral çalışmalar ile denge ortamı yaratarak, sinir sistemini maksimal uyarabilirsiniz.
