Resveratrol ile Yılları Geriye Sar

Resveratrol üzüm, üzüm suyu, üzüm kabuğunda, yer fıstığında, kırmızı şarapta ve yaban mersinide bulunan bir polifenoldür, Resveratrol fitoaleksinler denilen ve bitkinin kendi savunma sistemi için ürettiği maddelerdendir. Bunlar bitkinin bağışıklık sistemi elemanlarıdır denilebilir. Resveratrolün meyvedeki ana vazîfesi onu mantar, bakteri ve virüs enfeksiyonlarından ve UV-ışınları, ozon yükü ve toksinler gibi zararlı çevre etkilerinden korumaktır. Bitki veya meyve için mantar veya diğer zararlılar tehdit oluşturduğunda resveratrol üretilmeye başlanır. Doğanın en güçlü antioksidanlarından biri olan resveratrolle tanışmaya ne dersin?
Faydaları: 
Kanserden koruyor
Bir çalışmada sadece 4 günlük resveratrol tedavisi ile prostat kanser hücrelerindeki PSA (prostat spesifik antijen) düzeylerinin %80 oranında düştüğünü göstermiştir. Ek olarak resveratrol,  hormon- pozitif ve negatif kanserlerin büyümesini durdurur; çoklu mekanizmalar ile birlikte çalışarak kanser hücrelerinin bölünmesini engeller; DNA’yı hasarlardan koruru, metastası inhibe edebilir
Araştırmalar resveratrolun sadece kanseri önlemediği, ayrıca kanser için ilave bir terapi sunduğunu göstermiştir. Çünkü çalışmalar resveratrolun, kanserin belirli düzeyini yavaşlattığını hatta durdurudğunu göstermiştir. Resveratrol bir çok değişik yolla kanseri durdurur: östrojen ve androjen alımını bloke edebilir; gen ekspresyonunu değiştirebilir; deasetilasyon yoluyla kanser hücrelerinin ölümüne yol açabilir. Avustralya’da ayrıntılı bir çalışmada, resveratrolım kanser hücrelerinin metastas kabiliyetini %30-71 oranında bloke ettiğini göstermiştir.
 Obezitenin komplikasyonlarını azaltıyor 
Harvard tıp fakültesi ve Amerika ulusal yaşlanma enstitusu tarafından yapılan çalışmada, obezleştirilen denek farelerine resveratrol içeren kırmızı şarap özütü verildiğinde organların kendini yenilediği, ölüm oranının %31 azaldığı ve yaşam sürelerinin uzadığı görülmüştür.
Fareler obeziteye karşı beklenenden daha fazla yaşarken, şarap özütü verilmeyen fareler ise beklenen sürede ölmüştür. Resveratrol ile beslenmiş yaşlı ve şişman farelerin obeziteye bağlı komplikasyonların düzelmesi ve sağlıklı aktif ve canlı olmalarıyla beklenenden fazla yaşarken, verilmeyen fareler ise beklenen sürede ölmüştür.
Diğer araştırmalar resveratrolun maya ve balıkların ömrünü %60, sineklerin ömrünü %30 arttırdığı görülmüştür.
Kilo vermeyi kolaylaştırıyor 
Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi’nden (CNRS) Fabienne Aujard ve ekibinin yaptığı araştırma, üzüm, yer fıstığı, dut, yaban mersini gibi besinlerde bulunan “doğal ilaç” resveratrolün ilk kez lemurlerde kilo alımını azalttığını gösterdi.
8-10 yıl yaşayan lemurlerin yiyeceğine günde 200 mg resveratrol ekleyen bilim adamları, bu primatların vücut ısısını, kilosunu ve dinlenme halindeki metabolizma hızını düzenli olarak ölçtü. 4 hafta sonra lemurlerin yüzde 13 daha az beslendiği ve dinlenme halindeki metabolizma hızının yüzde 29 arttığı belirlendi.
Eklem iltihabından koruyor 
Resveratrol, eklem iltihabına karşı da oldukça yararlı bir maddedir. İltihaplanmaya karşı oldukça önemli bir rol oynayan iki protein üzerinde etkili olmaktadır. Yirmi kişi, üzerinde yapılan bir çalışmada; 6 hafta boyunca günde40mg. resveratrol alımının, kan damarlarındaki iltihaplanmayı arttırıcı etkisi olan birçok maddeyi yok ettiğini göstermiştir.
İnsulin direnci riskini azaltıyor 
Teksas Üniversitesi’nden araştırmacılar antioksidan bir bileşik olan resveratrolün, adiponektinin (yağ hücrelerinden salgılanan ve insülin hassasiyetini ve enerjiyi düzenlemede önemli rolü olan bir hormon) salgılanmasını arttırarak insülin direnci riskini de azaltıyor! 2014 yılında Amerika Beslenme Birliğinin de yayınladığı çalışmada da resveratrolün kan şekerini kontrol edici ve insülin duyarlılığını arttırıcı etkisi gösterilmektedir.
Kalbini güçlendiriyor 
Resveratrol iyi kolesterol HDL’yi artırıyor, kötü kolesterol LDL’nin damar duvarındaki olumsuz etkilerini azaltıyor. Bazı uzmanlar bu önemli antioksidanın binlerce yıldır aranan gençlik iksiri olabileceğini ileri sürüyor. Bununla birlikte dolaşım yetmezliğine doku hasarını da azaltarma , kan basıncını düşürme ve damar kalitesini arttırma gibi özellikleriyle kalp sağlığını destekliyor
Sigaranın zararlarını azaltıyor 
Resveratrolün, sigaranın yol açtığı temel sorunlar olan oksidatif hasar ve yangı üzerindeki etkisi yeni bir klinik çalışmanın konusu olmuş. Çalışmanın başlıca amacı, resveratrolün sağlıklı sigara tiryakilerinin sağlığına, oksidatif hasarı ve yangı tepkimelerini azaltarak ne derecede olumlu katkı sağlayabileceği.
Klinik çalışma, yaşları 20-50 arasında 50 sigara tiryakisi (yapılan sağlık kontrolünde herhangi bir akut veya kronik hastalık belirlenmeyen; günde en az 5 en fazla 20 sigara ve en fazla 30 gram alkol tüketenler; obez olmayan- vücut kitle indeksi >30 kg/m2) üzerinde bilimsel tasarıma (randomize, plasebo kontrollü, çapraz döngülü, çift körlü) uygun olarak yürütülmüş çalışma sonucunda resveratrol uygulamasının C-reaktif protein ve trigliserit derişimlerini belirgin bir şekilde azalttığı; bireylerin toplam antioksidan kapasitesini yükselttiği tespit edilmiş. Araştırmacılar resveratrol uygulamasının sigara tiryakilerinde sorunların kaynağı olarak kabul edilen yangı ve oksidatif hasar gibi temel etkenler üzerinde etkili olduğu için yararlı olabileceği yorumunu yapmış.
Cildini yenilesin 
Resveratrol güçlü antioksidan özelliği E vitamininden 50 kat, C vitamininden ise 30 kat daha fazladır.
Resveratrol Cilt yenilenmesini sağlayan mükemmel Anti-aging  kaynağıdır; yaşlanmayı yavaşlatıcı hatta yaşam süresini uzatıcı etkisi olduğu düşünülmektedir. Bu etkiyi, insülin sensitivitesini arttırması, sirtuin geninin (SIRT)enzimatik aktivitesini arttırıcı etkisi, ayrıca mitokondri sayısını arttırıcı etkisi ve antioksidan etkisi ile gerçekleştirmektedir.
Hücrelerin serbest radikallerden hasar görmesini engelleyerek, organlarının ve cildinin daha geç yaşlanmasına neden oluyor.
 Alzaimer ve demans 
Bilimsel ölçekte (çift körlü, plasebo kontrollü, çapraz döngülü) bi klinik çalışmada artan resveratrol miktarına bağlı olarak beyin damarlarındaki kan akımının hızlandığı gözlenmiş. Günümüzde ortalama insan ömrünün uzamasına bağlı olarak, özellikle yaşlanma sürecinde en önemli sağlık riskleri arasında gösterilen Alzheimer hastalığı, bunama, inme gibi hastalıkların gelişimin önlenmesi bakımından resveratrol ile elde edilen bu klinik bulgular büyük önem taşıyor.
Amerikan Nöroloji Akademisinin 2015 yılında yayınladığı diğer bir çalışmaya göre, resveratrol hafızanı arttırıcı ve Alzheimer Hastalığına karşı da koruyucu etki gösteriyor! Bu özelliğini, kan beyin bariyerini geçip merkezi sisteme etki ederek gerçekleştirmektedir. Yaşlılar üzerinde yapılan çalışmada da beyin küçülmesini azaltıcı etkisi olduğu görülmüştür. Çalışma, resveratrol kullanımının tolere edilmesi ve güvenli olması sebebiyle yaşlılarda da kullanılabilmesini desteklemektedir.
Yıllara meydan okumamızı sağlayan resveratrolun, sağlığımıza sağlık katan faydalarını da öğrendikten sonra , daha kaliteli bir yaşam için her gün tüketilmesi gerekli değil mi sizce de ?

Önerilen Makaleler