NIKE WOMEN'S VICTORY TOUR 2016 KOŞU DENEYİMİ

Nike Women’s Victory Tour Koşusundan Selamlar 🙂
Tüm kadınların beklediği Nike Women’s Victory Tour koşusu 5 Haziran Pazar günü Bağdat Caddes’inde gerçekleşti. Monthly Fitness Dergisi olarak 5K ve 10K da koşan fit yazarlarımız dergimizi temsil etti. Ben de 10K (10 Kilometre) koşarak bir kez daha kendimi geçtim. Koşuya katılamayanlar ve merak edenler için ayrıntılarıyla tüm kadınların sokakları nasıl renklendirdiğini ve nasıl bir koşu deneyimi yaşadığımızı sizlerle paylaşacağım…
Öncelikle organizasyondan bahsederek başlamak istiyorum, ki bir koşunun organizasyon kısmı gerçekten çok önemli. Nike Women’s Victory Tour koşusunu diğer birçok koşudan ayıran en büyük özelliklerden bir tanesi eksiksiz yapılmış organizasyonudur.
Organizasyon derken anlatmak istediğim; ulaşım, koşu öncesi ve sonrası etkinlik alanındaki hizmetler, ilk yardım ve acil durum için alınan önlemler, yarış esnasındaki motivasyonu arttırıcı etkenler, su ve koşu sonrasındaki yiyecek ve takviyeler gibi daha sayılacak birçok şey organizasyonun tamamının ne kadar iyi ya da kötü olduğunu gösteren etkenlerdir. Her şeyin düşünülmüş olduğu hatta daha fazlasının dahi düşünülmüş olduğu organizasyonlara mükemmel organizasyon diyoruz. Ancak en basit durumda dahi yardım alamadığımız ve ihtiyaçlarımızın karşılanmadığı bir organizasyona kötü olduğunu söyleyebiliyoruz. Bu noktada organizasyonun iyi veya kötü olmasının kararı tamamen o anlık istek ve ihtiyaçlarınızın karşılanması ile oluşuyor. Bu noktada böylesi büyük organizasyonların hiç kolay gerçekleşmediğini, en küçük ayrıntının dahi düşünüldüğünü ve en küçük bir aksilikte herkesin anlayışlı olması gerektiğini düşünüyorum.
https://www.instagram.com/p/BGM8AgaOeX0
 

Gelelim Nike Women’s Victory Tour’un organizasyonuna;

Koşunun yapılacağı gün merkezi iskelelerden yarışa katılan koşucuların gelmesi için ücretsiz deniz taksi ve tekneler, koşudan bir kaç saat önce kalkacak şekilde hazır bekliyordu. Ben de koşu alanına Kabataş İskelesinden kalkan bu teknelerden biri ile gittim. Tekne içerisinde yolculuk boyunca çay, kahve, su gibi içecekler tamamen ücretsiz olarak servis edildi. Herkes sabahın erken saatlerinde keyifli bir deniz yolculuğu yaparak koşu alanına doğru yola çıkmıştı. Tabii bir tekne dolusu kadın olduğu için kahkahaların, sohbetin de ardı arkası kesilmiyordu. Tekne ile Bostancı iskelesine geldik, ancak koşu alanı biraz uzak kalmıştı.
Koşu alanına gitmemiz için büyük boy otobüsler de düşünülmüştü. Tekneden inen herkesi koşu alanına götüren büyük otobüslerle yola çıktık. 10 dakikalık kısa bir yolculuk sonrasında alana gelmiştik.
Alanda çantalarımızı emanet edebileceğimiz emanet kabinleri, saçlarımızı yaptırabileceğimiz kuaför alanı, koşu kitlerini son güne kadar teslim almayanlar için ayrıca kitlerini alabilecekleri danışman alanları mevcuttu.
Alandan yükselen müzik kadınları koşmak için yeterince motive ediyordu. Tam gaz ısınma alanına geldik ve Nike’ın deneyimli eğitmenleri eşliğinde ısınmaya başladık. Eminim bir çoğunuz da bildiği Nike Eğitmenleri; Figen Yorgancıoğlu, Gökçen Arıkan, Orçun Yıldız ve Mehmet Çetin mikrofonlarından koşuya katılan tüm yarışmacılara sesleniyordu. Koşmaya hazır 5 bin kadın seslerini, coşkusunu, heyecanlarını birlikte yaşıyordu. Eğitmenlerin motive edici sözleriyle rahatlatmaya ve koşu için ısınmaya başlamıştı.
Ve büyük an geldi, koşu başlamıştı herkes yavaş yavaş Start çizgisinin üzerinden geçiyor ve hep birlikte müzik eşliğinde koşuyordu.
Sokaklarda bizi alkışlayan insanları gördükçe güzel bir şeyler yaptığımızı hissediyor bizde onlara en güzel tebessümümüz ve alkışımızla karşılık veriyorduk. Pencerelerden Cadde Bostan sakinleri yarışı izleyerek her bir kadınla tek tek gurur duyuyordu. Bu duyguyu bizi alkışlayan teyzelerin, bakkal efendinin, manavın gözlerinden hissetmek gerçekten koşarken yaşanan en güzel anılardan biriydi.
https://www.instagram.com/p/BGRErTSuebb
 
Koşu boyunca belli aralıklarda bulunan su istasyonları mevcuttu. Koşu hızımıza göre bizi yönlendiren koşu koçları, pacerlar (yarışta koşu hızını ayarlayan profesyonel koşucular, pacerlerin kendi hızlarına göre ayarlanmış bayrakları sayesinde hangi hızda, kiminle koştuğunu çok net anlayabiliyorsun) su istasyonlarından gelen coşkulu müzik sesi, koşucuları belli noktalarda bekleyen canlı müzik ve bando takımı sayesinde, 10K boyunca ne zaman “pes ediyorum” desen, seni motive ederek koşuya devam etmeni sağlıyor.
Yolun yarısına geldiğimizde 5K lar için dönüş noktasına ulaşmıştık. Motive eden onca müziğe dayanamayan birçok yarışmacı koşuya ara vermeden 10K ya doğru yol almaya başlamıştı.
Bu büyük cesareti tamamen motivasyonu sayesinde gösteren kadınlar inanılma mutlulardı.
Nike Women’s Victory Tour kapsamında gerçekleşen birçok etkinlik gibi 5 haziranda Bostancı Sahilde gerçekleşmiş olan koşuda da, içtenlikle söyleyebilirim ki hiçbir eksiklik ya da aksilik söz konusu dahi değildi. Her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş, her konuda görevli birine ulaşmak son derece kolay ve pratikti. Olası acil durumlar için ambulans ve ekipte bulunan herkes hazır haldeydi.
https://www.instagram.com/p/BGT10hfueUz
 
Koşu Ekipmanlarım;
10 K koşusunda giydiğim ayakkabı tabii ki Nike dı. Nike’ın Haziran ayında yeni çıkarmış olan koşu ayakkabısı Nike Pegasus Air Zoom 33 ile 10K koşumu rahatlıkla tamamladım. Ayakkabının tabanı çok yumuşak ya da çok sert de değildi. Ayağın her alanında destek sağlayan, bu nedenle de asfalt zeminde koşarken ayağımın zorlandığını söyleyemem çünkü ayakkabının yapısı tam olarak asfalt zemin için hazırlanmıştı. Rahat ve tutuş gücü yüksek bir ayakkabıydı.
Koşu taytım Nike’ın koşu için özel olarak çıkardığı Dryfit kumaşına sahip diz altında biten ve diz arkasında file detay bulunan koşu taytıydı. Son derece şık ve rahattı. Taytın arkasında bulunan fermuar kısmına telefonumu koydum ve koşu boyunca rahat ettim.
Not: Koşutaytlarının ve şortlarının arka kısımlarında fermuar bulunmasının sebebi anahtar, para, telefon gibi yanınızdan ayıramayacağınız küçük ve önemli eşyalarınızı koyabilmeniz içindir.
Üst olarak nike’ın tüm yarışmacılara verdiği kırmızı koşu tişörtünü giydim ve tüm sokakların kırmızı giymiş kadınlarla dolmasına ben de küçük bir katkıda bulundum.
 
                                                           

Önerilen Makaleler