Hızlı mı, Yavaş mı Yemeliyiz ?

YEMEKLERİN SİNDİRİMİ
·       Bu sorunun yanıtına geçmeden önce, yenilen yiyeceklerin nasıl sindirildiğini açıklamakta yarar vardır.
·       Sindirim olayı yediğimiz tüm yiyeceklerin kana karışabilecek hale gelmesidir.
·       Sindirim ilk ağızda başlar, en etkili mekanik sindirim; çene, çene kasları ve dil yardımı ile yapılan çiğneme işlemi ile ağızda olur.
·       Dil, tükürük salgısının da yardımı ile parçalanan besinlerin lokma halinde toplanmasına ve dişler arasına getirilmesine yardımcı olur.
·       Yeterince parçalanan ve tükürükle yoğrulup lokma haline gelen besin, yutkunma ile yemek borusuna oradan da mideye gönderilir.
·       Mide sindirim kanalının en geniş bölümüdür.
·       Mide salgılarıyla adeta boza haline gelen sindirilmiş besinlerin dolaşım sistemine aktarılması ince bağırsakta meydana gelir.
·        Sıvı maddeler mideden çok çabuk ayrılır, fakat katı maddeler çok daha uzun kalır.
·       Midenin, içindeki katı maddelerin yarısını boşaltması için harcadığı zaman 30 ve 60 dakika arasındadır.
·       Küçük parçalar , büyük bir düzen içinde , büyük parçalardan önce çıkarlar.
·       Mideden en son çıkan maddeler lifler ya da bazı yapraklı sebzelerdir.
·       İyi çiğnemenin sindirime yararı çok fazladır.
·       Yüksek oranda yağ içeren bir yiyecek mideden çok daha geç çıkar.
·       Mide karışımı yavaş yavaş ince bağırsağa aktarılırken, yiyeceklerin bedenimiz tarafından sindirimi de başlamış olur.
·       Sindirim sisteminden, dolaşım sistemine katılan, buradan da hücrelere geçen besin molekülleri oksijen ile yanarak enerji açığa çıkar.
·       Bu elde edilen enerji ile de insan yaşamını devam ettirir.
PSİKOLOJİK BESLENME
·       Bir de işin psikolojik yanına bakalım. İnsanoğlu dünyaya geldiğinden itibaren yemek en temel içgüdülerimizden biridir.
·       Bebeklikte içgüdü boyutunda olan beslenme ileri ki yaşlarda, çocuğun yetiştiği ailenin yeme adetlerini benimsemesi ile bir alışkanlığa dönüşür. Tabi ki kendi karakterimizden de bir şeyler katıyoruz.
·       Genellikle tüm işlerinde dakik, hızlı ve hareketli olan kişiler daha hızlı yemek yerken; daha rahat ağır kişiler ise daha yavaş sindirerek yemek yerler.
 
HIZLI YEMEK YEMENİN SAKINCALARI
·       Çok kısa sürede önümüze konulan yiyeceklerin tümünü tüketebiliriz.
·       Ama bu şekilde sadece yemek yemiş oluruz.
·        Çiğnemeden yuttuğumuz tüm besinler sindirim sisteminde problemler yaratır.
·       Hazımsızlık olur, ihtiyaçtan fazla alınan yiyecekler sindirilip emilmeye başladığı andan itibaren vücutta yerini yağ olarak alırlar.
·       Yeme zamanını en az 20 dakika üzerine çıkarmalıyız.
·       Çünkü beyinden mideye giden doyma uyarıları 12 – 18 dakikadır.
·       Bundan önce tüketilen yiyeceklerde doyma sinyalleri yerine gidemediğinden, gereğinden fazla yememize neden olur.
 
YAVAŞ VE SİNDİREREK YENMELİ
·       Düzenli aralıklarla küçük yemekler yemek kilo depolama eğilimini azaltır.
·       Sık sık hafif yemekler yemek çok yemeyeceğimiz anlamına gelir ve vücudumuz alınan kalorileri biriktirmeden hemen kullanır.
·       Yavaş ve sindirerek yemek yersek , yediğimiz tüm besinlerdeki lezzeti de doyasıya tatmış oluruz.
·       Çünkü dilin ucunda, yanında ve altında olan tat alma duyuları, bize yiyeceklerdeki hazzı verir.
·       Hızlı ve çabuk yenilen yiyeceklerin ne yazık ki mide de böyle bir duyuyu kişilere vermesine imkan yoktur.
·       Besinleri ağzımızda ne kadar çok çiğnersek sindirimimiz o kadar iyi olur.
·       Ayrıca mide ve bağırsaklarda ki sindirimi de kolaylaştırmış oluruz.
 
·       Yemekler yavaş yenilirken tükürük salgısı içindeki enzimler karbonhidratlı besinlerin sindirilmesine de yardımcı olur.
·       Yavaş yeme, sindirim sistemi ve özellikle mide fonksiyonlarımızın bozulmasını engeller.
·        Ülser gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarının tedavisinde yavaş yemek çok yararlıdır.
·       Yeme hızını azaltıp yeme süresini uzattıkça tokluk duygusu daha uzun süre hissedilir.
·        Doyma mekanizması çok naziktir.
·       Eğer sürekli bir şekilde hor kullanılırsa, doyduğumuza işaret eden bedensel sinyallere yeterince cevap veremez.
·       Yiyecek ve yemek yemeye aşırı duygusal bir anlam yüklendiğinde doyduğumuza işaret eden bedensel süreçlerle ilişkimiz kopabilir.
·       Yemek yeme isteğimiz oluşunca, acele etmeden ne ve neden yemek istediğimizi düşünerek sofraya oturmalıyız.
·        Bu arada tepkilerimizi kontrol edip, sakin bir ortamda kendimize zaman zaman müdahale fırsatı tanıyalım.
·       Arada sırada yemek yerken sandalyenin arkasına sırtımızı dayayıp, çatalımızı bıçağımızı elimizden masaya bırakıp biraz soluklanarak yemeğe ara verelim.
·       Bu düşüncelerle bizlerin hızlı mı yemeli yoksa yavaş mı yemeli sorusunun cevabını daha gerçekçi bir şekilde beynimizde yanıtlanmasına fırsat tanımış oluruz.
 
MESAJ: Hızlı yemek yenilirse, tokluk hisside yakalanamamış olur ve bunun sonu oburluğa kadar uzar.
 
Haluk Saçaklı
 Bilim Doktoru
Kaliteli Yaşam Danışmanı

Önerilen Makaleler