Et Yemeyi Bırakıp Bitkisel Beslendiğinizde Olabilecek 7 Şey
İnsanlar birçok nedenden dolayı bitkisel beslenmeyi tercih ediyorlar. Bunlar arasında kilo vermek, daha enerjik hissetmek, kalp hastalığı riskini azaltmak, aldıkları ilaç sayısını azaltmak vb…
Onlarca harika sebep var!
Daha da fazla ilham almak için, size aşağıdaki maddeleri listeledim.
1. VÜCUDUNUZDAKİ İLTİHAPI AZALTIR
Et, peynir ve yüksek oranda işlenmiş gıdalar yiyorsanız, vücudunuzda yüksek düzeyde iltihaplanma olma ihtimali vardır. Kısa süreli iltihaplanma (örneğin bir yaralanmadan sonra) normal ve gerekli olsa da, aylarca veya yıllarca süren iltihaplanma değildir. Kronik inflamasyon, diğer koşulların yanı sıra ateroskleroz, kalp krizi, felç, diyabet ve otoimmün hastalıkların gelişimi ile bağlantılıdır.
Buna karşılık, bitki bazlı diyetler doğal olarak anti-inflamatuardır çünkü lif, antioksidanlar açısından zengindir ve doymuş yağ ve endotoksinler (hayvansal gıdalarda yaygın olarak bulunan bakterilerden salınan toksinler) gibi inflamatuar tetikleyicilerde çok daha düşüktür. Araştırmalar, bitki bazlı diyetleri benimseyen kişilerin, vücuttaki iltihaplanmanın bir göstergesi olan C-reaktif protein (CRP) düzeylerini önemli ölçüde düşürebildiğini göstermiştir.
2. KAN KOLESTEROL DÜZEYLERİNİZ DÜŞER
Yüksek kan kolesterolü, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki önde gelen katillerden ikisi olan kalp hastalığı ve felç için önemli bir risk faktörüdür. Doymuş yağlar (esas olarak et, kümes hayvanları, peynir ve diğer hayvansal ürünlerde bulunur) kan kolesterol seviyemizin önemli bir itici gücüdür. Yiyeceklerimizdeki kolesterolde rol oynar.
Araştırmalar insanlar bitki bazlı beslendiklerinde kan kolesterol seviyelerinin %35’e kadar düştüğünü gösteriyor. Çoğu durumda, düşüş, ilaç tedavisi ile görülene eşittir – birçok olumlu yan etki ile beraber! Kolesterol düşürücü ilaçlara ihtiyaç duyan kişiler, bitki bazlı bir diyet benimseyerek kolesterol seviyelerini ve kardiyovasküler risklerini daha da azaltabilirler. Bitki bazlı diyetler lif bakımından yüksektir, bu da kan kolesterol seviyelerini daha da düşürür.
3. MİKROBİYOMUNUZU BAŞARILI BİR ŞEKİLDE YENİDEN DÜZENLER.
Vücudumuzda yaşayan trilyonlarca mikroorganizma topluca mikrobiyom olarak adlandırılır. Giderek artan bir şekilde, bu mikroorganizmalar genel sağlığımız için çok önemli olarak kabul edilmektedir: sadece gıdalarımızı sindirmemize yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda kritik besinler üretirler, bağışıklık sistemlerimizi eğitirler, genleri açıp kapatırlar, bağırsak dokularımızı sağlıklı tutarlar ve bizi kanserden korumaya yardımcı olurlar.
Bitkisel gıdalar, sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomunun şekillenmesine yardımcı olur. Bitkisel gıdalardaki lif, bağırsaklarımızdaki “dost” bakterilerin büyümesini destekler. Öte yandan, lif açısından zayıf diyetler (süt, yumurta ve et açısından zengin olanlar gibi) hastalık teşvik eden bakterilerin büyümesini teşvik edebilir.
4. GENLERİNİZİN ÇALIŞMA ŞEKİLLERİNİ DEĞİŞTİRECEKSİNİZ.
Bilim adamları, çevresel ve yaşam tarzı faktörlerinin genleri açıp kapatabileceğine dair olağanüstü bir keşifte bulundular. Örneğin, tüm bitkisel gıdalarda tükettiğimiz antioksidanlar ve diğer besinler, hücrelerimizin hasarlı DNA’yı nasıl onardığını optimize etmek için gen ifadesini değiştirebilir. Araştırmalar ayrıca, bitki bazlı bir diyet de dahil olmak üzere yaşam tarzı değişikliklerinin, düşük riskli prostat kanseri olan erkeklerde kanser genlerinin ekspresyonunu azaltabileceğini göstermiştir. Bitki temelli bir diyetin diğer yaşam tarzı değişiklikleriyle birlikte DNA’mızı sabit tutmaya yardımcı olan kromozomlarımızın ucundaki kapakları uzatabildiğini bile gördük. Bu, kısaltılmış telomerlerin yaşlanma ve daha erken ölümle ilişkili olması nedeniyle hücrelerimizin ve dokularımızın daha yavaş yaşlandığı anlamına gelebilir.
5. TİP 2 DİYABET OLMA İHTİMALİNİAZ AZALIR.
Amerikalıların tahmini yüzde 38’i, tip 2 diyabetin öncüsü olan prediyabet hastasıdır. Hayvansal proteinin, özellikle kırmızı ve işlenmiş etin, tip 2 diyabet riskini artırdığı birçok çalışmada gösterilmiştir.
Et neden tip 2 diyabete neden olur? Birkaç neden: etteki hayvansal yağ, hayvansal (hem) demir ve nitrat koruyucuların pankreas hücrelerine zarar verdiği, iltihaplanmayı kötüleştirdiği, kilo alımına neden olduğu ve insülinin çalışma şeklini bozduğu bulunmuştur. Hayvansal ürünleri tabağınızdan çıkararak ve tam bitkisel gıdalara dayalı bir diyet uygulayarak tip 2 diyabete yakalanma şansınızı önemli ölçüde azaltacaksınız.
6. DOĞRU MİKTARI VE DOĞRU TÜR PROTEİNİ ALACAKSINIZ.
ABD’deki ortalama omnivorlar, çoğu hayvan kaynaklarından olmak üzere optimal protein miktarının 1,5 katından fazlasını alıyor. Popüler algının aksine, bu fazla protein bizi daha güçlü veya daha zayıf yapmaz. Fazla protein yağ olarak depolanır veya atık haline getirilir ve hayvansal protein kilo alımı, kalp hastalığı, diyabet, iltihaplanma ve kanserin başlıca nedenidir.
Öte yandan bütün bitkisel besinlerde bulunan protein bizi birçok kronik hastalıktan korur. Bitki bazlı diyetlerde protein alımını takip etmeye veya protein takviyeleri kullanmaya gerek yoktur; Günlük kalori ihtiyacınızı karşılıyorsanız bol miktarda protein alırsınız.
7. GEZEGENİMİZİN VE SAKİNLERİNİN SAĞLIĞI ÜZERİNDE OLUMLU ETKİ YAPACAKSINIZ.
Hayvan tarımı gezegen için son derece yıkıcıdır. Sera gazı emisyonlarına tek başına en büyük katkıyı yapan ve arazi ve su kullanımı, ormansızlaşma, vahşi yaşam tahribatı ve türlerin yok olmasının önde gelen nedenidir. ABD’de sadece bir kilo sığır eti üretmek için yaklaşık 2.000 galon suya ihtiyaç var. Okyanuslarımızda hızla balık tükeniyor; Bazı tahminlere göre, okyanuslar 2048 yılına kadar balıksız olabilir. Et ve süt üretimine dayalı mevcut gıda sistemi de dünyadaki açlığa katkıda bulunuyor – dünya çapında yetiştirilen mahsullerin çoğu insanları beslemek yerine hayvan beslemeye gidiyor.
Aynı derecede önemli olan, gıda için yetiştirilen hayvanlar, ister endüstriyel fabrika çiftliklerinde isterse “insancıl” olarak etiketlenen çiftliklerde yetiştirilmiş olsun, acı çeken canlılardır. Bitkisel beslenmek, daha şefkatli bir yaşam sürmemize yardımcı olur. Sonuçta sağlıklı olmak sadece yediğimiz yiyeceklerle ilgili değildir; bu aynı zamanda bilincimizle, seçimlerimizin gezegeni ve onu paylaştığımız herkesi nasıl etkilediğine dair farkındalığımızla da ilgilidir.
Belki bir günde değil ama önce 1 öğün sonra 1 gün sonra haftada birkaç gün bitkisel beslenmeyi günlük rutininize ekleyerek pozitif sonuçları elde etmeye başlayabilirsiniz.
Bol sağlıklı bir hafta olsun.
Örnek kaynaklar; Vegan Community, Healthyline, FOK
[…] artıklarının temizlenmesi: Gün boyunca yediğimiz yiyecekler, ağızda biriken ve dişlere yapışan artıklara neden olabilir. Bu yiyecek artıkları, bakteri […]