Bebeğim henüz doğmadan sütüm yeter mi endişesini ben de yaşadım. İlk bebeğimdeki endişelerim, ikinci bebeğimde tecrübelerimden dolayı olmadı. Meraklı, herşeyi bilen çevremiz hastane veya ev ziyaretine gelince sanki ağız birliği etmişcesine ilk soruları: ‘Sütün geliyor mu, bebeğin emiyor mu?’ oluyordu.
İnsanların yorumları karşısında duyarsız olamıyorsun. Hele ki yeni doğum yapmış hormonları alt üst olmuş yeni anne için. Ağızdan çıkan her cümle anlamlı anlamsız önemli oluyor. Erkeğin askerlik, kadının doğum anıları hiç bitmezmiş derler, o nedenle herkesin tecrübeleri sayesinde anne sütünün artması ya da gelmemesi ile ilgili birçok ‘myth’ ler paylaşılıyor.
Anne sütü bebeğin sağlığı ve gelişimi için en önemli faktördür! Anne sütünün kalitesini, sağlıklı ve dengeli beslenmek arttırır, ancak; sütünüzün yoğunluğunu (miktarını) bol bol emzirmekle ve sıvı alımıyla arttırabilirsiniz. Anne sütünüzün oluşmasını sağlayan hormon ‘prolaktin’ beynin hipofiz adı verilen bölgesinden salgılanır. Bebek daha çok emdikçe süt yapımı daha çok olacaktır. Bunun yanında sıvı alımı çok önemlidir. Emzirme döneminde günde 3 litre (spor yapmıyorsanız) su tüketimi olmalıdır. Doğumdan altı hafta sonra uygulayacağınız egzersiz programınız başlangıçta hafif tempoda olmadır. Çok yoğun sıvı kaybedeceğimiz kardiovasküler çalışmalar vücudda sıvı oranını düşüreceği için süt yoğunluğunu etkileyebilir. Bu nedenden dolayı ‘spor yapma sütün azalır’ gibi yorumlar duymuş olabilirsiniz. Spor salonuna giderken yanınızda götüreceğiniz su şişeniz, spor yaparken kaybedeceğiniz sıvı miktarını kısa zamada yerine koymanızı sağlayacaktır.
Yeni anne olmuş öğrencilerimden biri bana, spordan sonra bebeğinin emmeyi redettiğini ve bunun nedeninin laktik asitten dolayı olup olmadığını, sormuştu. Laktik asit,yoğun egzersiz sırasında vücudumuzda oluşan bir enzimdir. Bu enzimin birikmesi vücudumuzda yorgunluğa ve/veya kas ağrılarına sebep olur. Antrenmana alışık, dayanıklılığı ve direnç seviyesi yüksek kişinin laktik asit eşiği, antrenmansız ve dayanıklılığı olmayan kişiye oranla daha yüksektir. Diğer bir deyişle, spor yaparak kondisyon ve direncimizi arttırırsak vücudumuzdaki laktik asit birikimi azalacaktır.
Hamilelik döneminde spor yapmamış biri, doğumdan sonra başlayacağı egzersizler sonrasında laktik asit seviyesi yüksek olacaktır. Bu durumda yoğun tempolu egzersizler yerine, temposu düşük ve düzenli yapılacak egzersizler tercih edilmelidir.
Günümüze kadar yapılan araştırmalar ve klinik deneyler sonucunda ‘total yorgunluk’ (exhaustion) seviyesine kadar spor yapan annelerde dahi, ‘laktik asid’in bebeğe veya süte hiç bir olumsuz etkisi olmadığı’ kanıtlanmıştır.
Bu durumda spor sonrası eğer bebeğiniz emmeyi red ediyorsa bunun sebebini başka nedenlerde aramak gerekir. Egzersiz sonrası hijyene dikkat etmeniz bu nedenlerden bir tanesidir. Spor esnasında vücudunuzun terlemesiyle, vücudunuzda kalan ter kokusu ve/veya ten üzerinde birikmiş tuz bebeğinizi rahatsız edebilir.
Küçük tavsiyeler:
- Egzersiz öncesi emzirmeniz size sporda zaman kazandıracak ve aynı zamanda egzersizleri daha rahat ve ağrısız yapmanızı mümkün kılacaktır.
- Destekliyici, çok sıkı olmayan ‘Sports Bra’ kullanmanız, egzersizlerinizi yaparken büyük rahatlık sağlayacaktır.
- Yanınızda götüreceğiniz su şişeniz, spor esnasında aldığınız su miktarını takip etmenizi sağlayacaktır.
- Spor sonrası alacağınız ılık bir duş sadece hijyenizi yükseltmekle kalmayacak, aynı zamanda süt kanallarınızın rahatlamasına ve açılmasına yardımcı olacaktır.
- Egzersiz sonrası yapacağınız ‘stretching’ hareketleri vücudunuzda oluşan laktik asidin dağılmasına ve kaslarınızın rahatlamasına yardımcı olacaktır.